Tüm Yönleri İle Yoga Uzmanlık Yolu
- Başak Karslıoğlu
- 19 Kas 2018
- 3 dakikada okunur
“Dünya, günümüzde, hiç olmadığı kadar yogaya ihtiyaç duyuyor” diyor Eckhart Tolle. Gerçekten de öyle görünüyor. Ülkemiz de dahil, dünyada giderek artan oranda insan ya yoga yapıyor ya da kendi bilgilerini derinleştirebilmek, yoga yolunda yaşadığı gelişimi çevresindekilerle de paylaşabilmek için yoga uzmanlık eğitimlerine katılıyor. İnsanlar, yoga hocalığı yapmak için kurumsal hayattaki işlerini bırakıyorlar. Doğadan kopuş arttıkça, insanların içlerinde hapsettikleri öz benliklerine dokunan, gerçeğe dokunan ne varsa ona doğru koşmak kaçınılmaz oluyor. Çünkü yoga, hayatımızın başlangıcındaki o masumiyet, o gerçek ile bağ kurabilmek için muazzam yollardan biri. Tek yol olmamakla birlikte, her bir kişiye kendi özgün yolunda ilerleyebilmesi için harika bir öğreti sunuyor. Zira, ticari amaçlarla ya da populist yaklaşımlarla kirletilmemiş bir yoga öğretisi, kimseye tek bir yol için diretmez, o kişinin “kendi ayak izlerini” kendisinin oluşturması, kendi yolunu bulması için o kişiye alan açar.
Uygarlık dediğimiz düzen içinde, fiziksel ve zihinsel eylemlerimizin çoğunun “gerçekliğin” temel olarak yanlış anlaşılmasından doğduğunu ve dolayısıyla bu algının acıya yol açtığını söyler yoga öğretileri ve der ki, yaradılış içerisinde var olan her şey, saf farkındalıktan farklıdır. “Ben” dediğimiz herşey geçicidir, maddidir. Bunu kısa kısa anlarda hayatımızda fark ederiz aslında, yoga ise bu farkındalık anlarını uzatır, uzatır, uzatır... Hazır olduğumuzda, istediğimizde ve kendimiz üzerinde çalıştığımızda o farkındalık anları, her kim olursak olalım, ister kendini insanlara adamış bir keşiş, ister bir katil, belirmeye başlar. Saf farkındalık denilen ve yaradılışımızın gelişimini tüm gerçekliği ile görebildiğimiz o pencerenin kirini silmeye hatta pencereyi ve o pencerenin monte edildiği duvarları yıkmaya başlar yoga öğretisi. Bu hem çok kolay hem de oldukça zor bir yoldur. Bu yoldan bizleri döndürecek çok fazla uyaranla yaşıyoruz çünkü artık.
Peki neden yoga? Yoga, “yoking”, yani “dizginleyerek yönlendirme”yi kasteder. Günümüzde ise yoga daha çok yoga asanalarını (asana günümüzde yoga pozu anlamında kullanılsa da, bu esasen yanlış bir kullanımdır. Asana gerçekte “rahat bir oturuş” anlamındadır. Belkide en zor pozda bile bir rahatlık aranmasını, hem güçlü hem rahat, olmayı, zıtlıkları bir arada barındırmayı kastetdiliyor burada) en iyi şekilde yapabilmek olarak algılanıyor ne yazık ki. Ama yoga hocalarının, yoga anatomi bilgileri derinleştikçe, her insanın izlemesi gereken yol gibi, her bedenin de farklı olduğu, pozların kişiden kişiye uyarlanması gerektiği bilgisi yavaş yavaş gün yüzüne çıkmaya başlıyor. Hatta yoga anatomi bilgisine sinir sistemi ve duyu bütünlüğü bilgilerini de katınca, neden kimi için tek el üstünde durmak yoga, kimi içinse saatlerce hareketsiz meditasyon yapmak yoga, bu bile gün yüzüne çıkmaya başlıyor. Bilim yavaş yavaş yoganın binlerce yıldır anlattığını anlatmaya başlıyor aslında. Belki, bir süre boyunca, o dergilerde, bazı ticari amaçla sunulan yoga eğitimlerinde gösterilen pozların, sadece bazı vücutlarca yapılabilmesi, yapılınca da yapan öğrencinin alkışlanması nedeniyle, bir çok kişi yogayı zor, kendine uygun olmayan, başarılması gereken pozlar yığını olarak gördü, bu nedenle de yogadan uzaklaştı. Gerçekte ise, yoga böyle bir şiddet içermez, içermemeli.
Yoganın aslı, meditasyondur. Patanjali, yoga sutralarında, aydınlanmanın formülünü, meditasyon yapmak olarak anlatır. Yoga pozları ise meditasyon için bedeni hazırlar, bedendeki yaşam enerjisinin doğru akmasını sağlar. Tabii, yoga pozlarının diğer faydaları da cabası. Ama, tek bir doğru olmadan, kendi bedeninize uygun bir yoga uygulaması ile. Yoga yapabilmek için, esnek, zayıf, kuvvetli, spiritual vb olmanız gerekmez. Herkes yoga yapabilir. Hiç esnek olmayan bir insanın, pozlardan aldığı fiziksel fayda, çok esnek bir insanın aldığı fiziksel faydadan çok daha fazla olabilir. Çok esnek bir insanın anatomik olarak güçlenmeye, çok güçlü bir insanın ise esnemeye ihtiyacı olduğunu bilir yoga. Yoga bütünsel bir yaklaşımdır. Tüm bedene ve zihne hitap eder. Zihin sakinleştikçe beden bırakır, beden dönüştükçe de zihin bırakır. Yoga “an”da olmayı öğretir. Yoga, pozu en iyi kimin yaptığı ile ilgilenmez, en popüler hocanın peşinde koş, eğitimden eğitime sürüklen, dersten derse koş demez. Yoga “an” da kal der. İnanın bu, herşeyden daha zor olabilir.
Kendiniz için bir yoga kursu ya da yoga eğitimi seçerken, şunu düşünün. Size alan açıyor mu? Sizi kendi doğruları ölçüsünde zorluyor mu yoksa kendi doğrularınızı bulmanız için size yol mu sunuyor. Her sorunuza bir cevabı mı var, yoksa aslında, size, artık iç sesinizin sizi cevaplayabileceği bir alana doğru gitmeniz için, arada da olsa “bilmiyorum” cevabını verebiliyor mu? Kendinizi iyi mi hissediyorsunuz yoksa bir yarışta mı? Başarmanız gereken şeyler mi koyuyor önünüze, yoksa olduğunuz gibi olmanızın iyi olduğunu hissedebiliyor musunuz? Burada ilerlememekten bahsetmiyorum, tabii ki bir hedefiniz olmalı, ama önemli olan o hedefe sizi götürecek yoldan keyif alabilmeniz. Kendinizi zorunlu ya da eksik hissetmeden, tüm varlığınıza dokunmasına izin verebileceğiniz bir yoga kursunu, bir yoga dersini ya da eğitimi bulabilmeniz dileğiyle.

Comentários